Uluslararası Adalet Divanı, İsrail kararını açıkladı

Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Güney Afrika’nın İsrail’e karşı açtığı soykırım davasında kararını açıkladı:

“- İhtiyati tedbir talepleri görüşülmektedir, mahkemenin görüşüne göre Güney Afrika’nın iddialarının bir kısmının sözleşmenin maddelerinin kapsamına girebileceği görülmüştür. Mahkeme, İsrail’in ‘dosyanın reddi’ talebini reddetmektedir. İsrail’e soykırım davası görülmeye devam edecek. Soykırım davası esastan görüşülecek.

– Burada Güney Afrika’nın ortaya koymuş olduğu iddialar değerlendirilecektir. Sözleşmenin birinci maddesine baktığımızda tüm ilgili tarafların soykırım suçunu engellemesi gerekmektedir. İkinci maddede soykırım bir etnik ve ırksal grubun üyelerine zarar vermek, bu grubun içinde bulunan çocukları başka bir gruba taşımak gibi maddeler yer almaktadır.

NİHAİ SOYKIRIM KARARI SONRA AÇIKLANACAK

– Soykırım davasında İsrail aleyhine ileri sürülen iddialar makul seviyede ispatlanmıştır. Ancak soykırım olup olmadığına dair nihai karar daha sonra açıklanacaktır.

İHTİYATİ TEDBİR KARARI: GAZZE’YE SALDIRILARIN DURDUĞUNA DAİR İSRAİL 1 AY İÇİNDE RAPOR VERMEK ZORUNDADIR

– Güney Afrika’nın ihtiyati tedbir talepleri dikkate alınmış ve bir kısmının uygulanmasına karar verilmiştir. Mahkeme, İsrail askeri güçlerinin Gazze’de hiçbir eylemde bulunmamasına karar vermiştir. Gazze’ye yönelik saldırılar derhal durdurulmalıdır. İsrail’in etkin adımlar atarak, insani yardımların ulaştırılması için adım atmasına karar vermiştir. Kararların uygulanması zorunludur. Kararlar 15’e karşı 2 oyla alınmıştır. İsrail, alınan kararları sahada uyguladığına dair 1 ay içinde UAD’ye rapor sunmak zorundadır.”



DAVA NASIL AÇILDI?

Güney Afrika, İsrail’in Gazze’deki askeri operasyonuyla 1948’te imzalanan BM Soykırım Sözleşmesi’ni ihlal ettiği gerekçesiyle 29 Aralık’ta Uluslararası Adalet Divanı’na başvurdu.

Soykırım kanıtlaması en zor suçlardan biri. Zira “soykırım niyeti” için insanları öldürmenin de ötesinde fiiller gerekiyor.

Bir devletin bir ulusal, etnik veya dini grubu kısmen veya bir bütün olarak yok etmek istediğinin kanıtlanması şart.

Güney Afrika’nın, İsrail’in planının veya davranış biçiminin başka hiçbir şeyle açıklanamayacağını kabul ettirmesi gerekiyor.

Birleşmiş Milletler’in (BM) en üst mahkemesi olan UAD, devletler arasındaki anlaşmazlıklara bakıyor.

Bugüne kadar hiçbir devlet soykırımdan suçlu bulunmadı.

UAD 2007’de Sırbistan’ın 1995’te Bosna Hersek’te 8 bin Müslüman erkeği öldürdüğü Srebrenica Soykırımı’nı önlemekte yetersiz kaldığına hükmetmişti.

İHTİYATİ TEDBİR NEDİR?

Bunlar, sahadaki durumun daha da kötüleşmemesi için alınabilecek geçici kararlardır.

Çoğu uzman Güney Afrika’nın, ‘hiçbir şey yapılmazsa’ büyük hayati tehditler olacağını kabul ettirmeyi başardığını düşünüyor.

Bu davanın 11-12 Ocak’taki kısmında yapılmıştı. İsrail 12 Ocak’ta savunmasını yapmıştı.

Güney Afrika mahkemeden İsrail’e Gazze’deki savaşı durdurmas ve Gazze’ye insani yardım girişindeki sınırlamaları kaldırma emri iletmesini talep etmişti.

İSRAİL SUÇLAMALARA NE YANIT VERİYOR?

İsrail soykırım suçlamasını “çok ağır bir çarpıtma” olarak niteliyor, kendisini savunma hakkı olduğunu ve Filistinli sivilleri değil Hamas militanlarını hedef aldığını belirtiyor.

KARAR NASIL OLACAK?

UAD ihtiyati tedbir kararı verebiliyor fakat bunlar, Güney Afrika’nın talep ettiği kararlardan farklı da olabilir.

Mahkeme İsrail’e uluslararası insan hakları hukukuna uyma, Gazze’ye gidecek bir araştırma heyetini kabul etme veya insani yardım üzerindeki kısıtlamaları kaldırma emri verebilir.

Mahkemenin kararlarının hukuki bağlayıcılığı var ve herhangi bir temyiz mekanizması bulunmuyor.

Öte yandan mahkeme, devletleri kararlarını uygulamaya zorlayamıyor.

Bu davanın açılması İsrail’in soykırım işlediği anlamına mı geliyor?

Hayır. Mahkeme davayı kabul edilebilir bulmuş olsa da, bugün bir ihtiyati tedbir kararı verse de davanın sonunda bir soykırım işlenmediği sonucuna varabilir.

Bir ihtiyati tedbir kararı, ortada büyük bir riskin bulunduğu ve durum tam anlamıyla incelene kadar her şeyin durması gerektiği anlamına gelir.

UAD’de davalar yıllar sürebiliyor.

Bir ihtiyati tedbir kararı ayrıca İsrail ve destekçilerine, eylemlerinin uluslararası incelemeye tabii olduğu mesajını verecektir.

YAKALAMA KARARI İÇİN YETERİNCE DELİL VAR

UCM’de Filistinli mağdurları savunan Fransız avukat Gilles Devers, Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM) İsrailli yetkililer hakkında yakalama kararı çıkarması için savcılığın elinde yeterince delil bulunduğunu belirtti.

UCM Savcılık Ofisi ve Mağdur Ofisi ile görüşme yapmak üzere beraberindeki avukatlarla Lahey’e gelen Devers, AA muhabirine yaptığı açıklamada, UCM’nin İsrailli yetkililer hakkında yakalama kararı çıkarması için makul şüphenin yeterli olduğunu ve bu derecede bir şüpheye yetecek miktarda delilin bulunduğunu kaydetti.

HİÇBİR SAVAŞTA BU KADAR ÇOK KURBAN OLMAMIŞTI

Devers, UCM’ye sundukları delillerin arasında Gazze’deki sivillere yönelik saldırılar, sağlık sisteminin hedef alınması, 2 milyona yakın kişinin yerlerinden edilmesine ilişkin çok sayıda belge bulunduğunu kaydederek, “Kapsamlı bir soruşturma yürütmek ve tutuklama emri çıkarmak için fazlasıyla kanıt var. Dosyamız özellikle BM kurumlarına yapılan atıfların olduğu 1800 sayfadan oluşuyor.” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir