Aşırı sağ partiler, bir iki istisna dışında, Roma’dan Helsinki’ye, Viyana’dan Berlin’e anketlerde istikrarlı bir şekilde yükseliyor, merkez sağın politikalarını şekillendiriyor. Bunun son örneği olan Geert Wilders’in Hollanda’daki zaferi Avrupa Parlamentosu’nun (AP) yeni üyelerinin belirleneceği seçimlere neredeyse altı ay kala Avrupa Birliği’ndeki endişeleri yeniden alevlendirdi. Brüksel ve Strasbourg’da bir yıl içinde Avrupa projelerini ilerletmenin hâlâ mümkün olup olmayacağı sorusu şimdiden sorulmaya başladı.
ELLERİ GÜÇLENDİ
Aşırı partilerin ilerlemesinde geleneksel olarak göç, İslam ve AB karşıtlığı etkili olsa da geleneksel partilerin güvenilir ve toplumu heyecanlandıracak vizyon sunmada yetersiz kalması da kendisini normallik kisvesine büründürmek için elinden geleni yapan aşırı sağı cazip hale getiriyor. Düzen karşıtı siyasete destek kıta genelinde artmaya devam ediyor.
Macaristan lideri Viktor Orban (solda) ve İtalya Başbakanı Giorgia Meloni de sık sık AB politikalarına karşı demeçleriyle gündeme geliyor.
Hollanda’daki sonuçlar AB’yle sorunu olan eğilimlerin elini daha da güçlendirdi. Macaristan Başbakanı Viktor Orban “değişim rüzgârları” vurgusu yaparken, Fransız aşırı sağ siyasetçi Marine Le Pen, “Ulusal meşalenin söndüğünü görmeyi reddeden insanlar olduğu içindir ki Avrupa’da değişim umudu canlı kalmaya devam ediyor” dedi. İtalya’daki aşırı sağcı Giorgia Meloni hükümetinin göç karşıtı Başbakan Yardımcısı Matteo Salvini de “Yeni bir Avrupa mümkün” diye konuştu.
Hollanda’da geçen hafta yapılan seçimlerde aşırı sağcı popülist isim Geert Wilders’in partisi birinci çıkmıştı.
MERKEZ KARAMSAR
Merkezdeki siyasetçilerin açıklamaları ise oldukça karamsar. AB’nin “merkezci bir siyasi proje olarak kalmakta çok zorlanacağı” yorumları yoğunlaşıyor. Popülist ve Avrupa karşıtı eğilimlerin AB’yi felç etme riski de küçümsenmiyor. AP’deki liberallerin lideri Stephane Sejourne, “9 Haziran’a kadar popülistlerin ve aşırılık yanlılarının ivmesini kıramazsak, Avrupa düşmanı AP üyesi bir azınlığın tüm Avrupa makinesini durma noktasına getirmesi riski var” diye konuştu.
